Meditasyon – Yıl B


15/08/2021 – Meryem’in Göğe Alınması – B

1. Okuma Vahiy 11,19.12,1-6.10; Mezmur 44/45; 2. Okuma 1Kor. 15,20-26; İncil Lk. 1,39-56

Aziz Pavlus’un İsa’nın ölümünün ve dirilişinin meyvelerini anlatan metni, bu cümle ile sona ermektedir: “Ortadan kaldırılacak en son düşman ölümdür!”. Bu büyük gizemin meyvesi bir anda olgunlaşmamaktadır, yavaş yavaş büyümekte ve kademeli olarak hazırlanmaktadır. Allah’ın Oğlu, Rab İsa, dünyaya gelerek ve kendini bizim için feda ederek yaşamımızın ve kutsallaşmamızın, mutluluğumuzun ve hem Allah ile hem de kardeşler ile birliğimizin düşmanlarını yenmektedir. Kaç düşmanımız vardır? Hangileri en tehlikeli olanlarıdır?

Guido Reni (1575-1642), The Assumption of the Virgin Mary
Guido Reni (1575-1642), The Assumption of the Virgin Mary

Yuhanna, zor ve acayip bir dille yazılmış kitabında, yıldızları sürükleyebilen, yedi başlı ve korkunç kuyruklu bir ejderden bahsetmektedir: Bu ejder, “tüm ülkelere hükmedecek” çocuğa karşı gelmektedir, fakat çocuk “Allah’ın yanına, onun tahtı önüne götürüldü”. Ejder kadına karşı da gelmektedir fakat kadın onun için Allah tarafından önceden hazırlanmış sığınakta kurtuldu. İşte, insanın düşmanı hakikaten çok korkunçtur: O, insanları yönetebilecek, onların barış içerisinde yaşamalarına yardım edecek, onları mutlu kılacak, kişiyi yok etmek istemektedir. O’nu doğuran kadına da karşı gelmektedir.

Ejderin taçlı yedi başı bu görümü açıklamamıza yardım etmektedir: Bunlar tarihte geçip giden değişik hükümdarları temsil etmektedirler. Onların hepsi, Allah tarafından insanlara kardeşlik içerisinde yaşamaya yardım edebilecek tek olan, yollanan Kralın düşmanlarıdır. Bunlar korkutmaktadırlar, çünkü hepsi son olarak yok edilecek düşman olan ölüm ile ilişkilidirler. Bugün dikkatimizi “çöle kaçan kadına” çeviriyoruz. Bu kaçan kadın sanki insanlara Allah’ın Oğlu’nu veren Kilise’dir. Ve gerçekten Kilise’deki ilk yer Anne olan Meryem’indir! O, İsa’yı en büyük sevgi ile sevmiş ve takip etmiş Kilise’nin ilk üyesidir, ayrıca en iyi şekilde Kilise’yi temsil etmektedir. Meryem’in yaşadıkları ve yaptıkları, Kilise’nin dünyada yaşadıklarının aynısıdır: Meryem’in yaptığı gibi, Kilise de her zamanın ve her yerin insanlarına Allah’ın Oğlu’nu sunmaktadır! O’nu ölümünün ve dirilişinin gizeminde sunmaktadır: Bu, müjdelenen ve paylaşılan gizemdir, o kadar paylaşılmaktadır ki birçok Hristiyan kendilerini İsa ile Baba’ya sunarak ölmektedirler. Bugün tüm Kilise, kızı ve Annesi Meryem için bayram yapmaktadır. Meryem; Allah’ın Oğlu’na insan hayatını vermek için kullandığı kadındır, Rab’bin gerçek hizmetkârıdır! Onun bedeni, Oğul’un bedeni ile tek bir beden olmuştur, diyebiliriz. Bu yüzden şimdi de Oğul’un durumunu, O’nun şanını paylaşmaktadır. Oğul, Baba’nın sağında göklerdedir: Annesi de O’nun şanına katılmaktadır. Özellikle de Meryem, İsa ile tek varlık olarak Baba’ya kendi ‘evet’ini söylemiştir ve bir an beklemeden Sözünü yaşamıştır. Meryem, itaatkâr evlatlara söz verilen bütün lütuflara sahiptir: Şimdiden onlara kavuşmuştur, çünkü arınmaya ihtiyacı yoktur! Gerçekten de o, bizim gibi değildir, günahlara ve gurura sürüklenmedi. Annemizin sevincine hayranlıkla bakıyoruz! O, sadakatinin ve alçakgönüllülüğünün mükâfatını almaktadır. Biz de iman yürüyüşünün amacına ulaşmış olan Annemizle birlikte sevinelim. Arzumuz bugün ona varmaktadır, böylece bizde Allah’ın hükümranlığına varma arzusu ve tüm imanlılarla birlikte göğe doğru ilerleme isteğimiz canlı kalacaktır. Öyle bir ortamda yaşıyoruz ki, dikkatimizi dağıtmaya, gerçekten önemli olandan bizi uzaklaştırarak birçok boş şeylere cezbetmeye, düşlerimize ve arzularımıza sunulan hayal kırıklığı dolu cevaplarıyla bizi kandırmaya çalışıyor. Bugünkü bayram, bir gerçek anıdır, tamamıyla kandırılmadan önce, bir alarm işaretidir. Yüreğimiz, cennet için yaratılmıştır ve yeryüzünün nimetleri onu hiçbir zaman tatmin edemeyecektir. İsa’nın Annesi, Allah’a yükselttiği övgü ilahisi ile bizim de, aklımızla ve kalbimizle Allah’a yönelmemize yardım etmektedir: Bugün okuduğumuz bu Meryem’in övgü ilahisini, Kilise her günkü akşam duasında tekrar etmektedir. Her gün sesimizi, Meryem’inkiyle birleştiriyoruz, bizim de onun olduğu yere, bizi beklediği cennete ulaşmak için bir garanti ve kapora olarak. Sesimiz, dünyada acı çeken Kilise’nin sesi ile birlikte, İsa’nın Annesinin ilahisini tekrar etmektedir: Böylece o, bize acı çektiren zenginliğin, gücün, gururun, kibrin, ahlaksızlığın ve boş şeylerin aldatmasını reddetmek için yardım etmeye devam etmektedir. Aynı zamanda da evlatların yüreğinden hiçbir şekilde yok edilemeyen gerçek sevinci belirtmemize destek olmaktadır: “Canım Rab’bi yüceltir ve ruhum, Kurtarıcım Allah sayesinde sevinçle coşar”. Alçakgönüllü fakat kararlı seslerimizle ifade edilen bu sevinç, son düşmanın üzerinde zafer ilahisini söylemektedir. Artık ölümden bile korkmayız: Ölüm, Annemize ulaşmak için fırsat olacaktır: O bizi kucaklayarak bizi Oğlu İsa’ya sunmaya hazır olacaktır!

Sorelle Fraternità Gesù Risorto – Konya
miriam@cinquepani.it