Vatikan’ın Ankara Büyükelçisi Solczynski, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubu sundu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vatikan’ın Ankara Büyükelçisi Marek Solczynski’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kabul etti.

Büyükelçi Solczynski, kabulde Cumhurbaşkanı Erdoğan`a güven mektubu sundu. Büyükelçi Solczynski`nin, bazı büyükelçilik mensuplarını Cumhurbaşkanı Erdoğan`a takdiminin ardından hatıra fotoğrafı çektirildi.

https://www.trthaber.com/foto-galeri/vatikanin-ankara-buyukelcisi-solczynski-cumhurbaskani-erdogana-guven-mektubu-sundu/48926/sayfa-1.html

OLAĞAN DEVRE XVII. PERŞEMBE

İncil: Matta 13, 47-53

“Yine Göklerin Egemenliği, denize atılan ve her çeşit balığı toplayan ağa benzer. Ağ dolunca onu kıyıya çekerler. Oturup işe yarayan balıkları kaplara koyar, yaramayanları atarlar.

Çağın sonunda da böyle olacak. Melekler gelecek, kötü kişileri doğruların arasından ayırıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır.”

İsa, “Bütün bunları anladınız mı?” diye sordu.

“Evet” karşılığını verdiler.

O da onlara, “İşte böylece Göklerin Egemenliği için eğitilmiş her din bilgini, hazinesinden hem yeni hem eski değerler çıkaran bir mal sahibine benzer” dedi. İsa bütün bu benzetmeleri anlattıktan sonra oradan ayrıldı.

OLAĞAN DEVRE XVII. SALI

İncil: Matta, 13, 36-43

Bundan sonra İsa halktan ayrılıp eve gitti. Öğrencileri yanına gelip, “Tarladaki delicelerle ilgili benzetmeyi bize açıkla” dediler. İsa, “İyi tohumu eken, İnsanoğlu’dur” diye karşılık verdi. “Tarla ise dünyadır. İyi tohum, göksel egemenliğin oğulları, deliceler de kötü olanınoğullarıdır.

Deliceleri eken düşman, İblis’tir. Biçim vakti, çağın sonu; orakçılar ise meleklerdir. “Deliceler nasıl toplanıp yakılırsa, çağın sonunda da böyle olacaktır. İnsanoğlu meleklerini gönderecek, onlar da insanları günaha düşüren her şeyi, kötülük yapan herkesi O’nun egemenliğinden toplayıp kızgın fırına atacaklar. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır. Doğru kişiler o zaman Babaları’nın egemenliğinde güneş gibi parlayacaklar. Kulağı olan işitsin!”

OLAĞAN DEVRE XVII. PAZARTESİ

İncil: Matta 13, 31-55

İsa onlara bir benzetme daha anlattı: “Göklerin Egemenliği, bir adamın tarlasına ektiği hardal tanesine benzer” dedi. “Hardal tohumların en küçüğü olduğu halde, gelişince bahçe bitkilerinin boyunu aşar, ağaç olur. Böylece kuşlar gelip dallarında barınır.” İsa onlara başka bir benzetme anlattı: “Göklerin Egemenliği, bir kadının üç ölçek una karıştırdığı mayaya benzer. Sonunda bütün hamur kabarır.”

İsa bütün bunları halka benzetmelerle anlattı. Benzetme kullanmadan onlara hiçbir şey anlatmazdı. Bu, peygamber aracılığıyla bildirilen şu söz yerine gelsin diye oldu:

“Ağzımı benzetmeler anlatarak açacağım,

Dünyanın kuruluşundan beri

Gizli kalmış sırları dile getireceğim.”

Olağan devre – 17. Pazar Günü – C

Litürji

Kutsal Kitab’ın Okunması

24/07/2022 – OLAĞAN DEVRE – 17. Pazar Günü – C

İbrahim’in Allah ile diyaloğunu anlatan Yaratılış Kitabı’nın sayfası Kutsal Kitab’ın en güzellerinden biridir! İbrahim Allah ile konuşarak samimiyet ve cesaret gösterir, O’na merhametli teklifler de yapar: İbrahim bize çok benziyor, bizler de Allah’a tavsiyeler verebileceğimizi düşünürüz! Açıkça söylemesek de kendimizi Allah’tan daha iyi ve hikmetli sanırız! İbrahim de Allah’a tavsiyeler vermesi, yani Allah’a sevgisinin ve sabrının nereye kadar ulaşması gerektiğini söylemesi gerektiğini sanmakta idi.

William Holman Hunt (1827–1910), The Importunate Neighbour
William Holman Hunt (1827–1910), The Importunate Neighbour

Allah tavsiyeleri dinliyor, insani tavsiyeleri kabul ediyor, fakat İbrahim’in cömertliğini çok aşıyor. Hayret edici! İbrahim, ve onun gibi her insan, bir noktada duruyor, kendisinden teklif edilen daha büyük bir sabır ve merhametin olabileceğini düşünemiyor! Halbuki Allah insanı gerçek ve cömert bir şekilde seven olarak Kendini gösteriyor.

Allah on kişinin sadakati sayesinde tüm bir halkı affetmeye hazırdır, fakat bundan daha büyük, İbrahim’in o anda henüz anlayamadığı bir planı var. Bizler ise bu planı bilmekteyiz: Allah tek bir insanı, günahsız bir insanı yollayacak; bu insan hayatını sadece bir şehir için değil, tüm dünya için sunacaktır. Bu insan, Oğul’dur, İsa’dır: Bugün aziz Pavlus O’nun hakkında konuşmaktadır.

Dünyada doğru kimse yoktur, hepimiz günahkarız. İsa, bizim tüm günahlarımızı affetti: O’nu kabul eden herkes Allah’ın gözünde doğru olur. Bu yüzden O’nun sayesinde dünyada birçok doğru insan var, her şehirde ve her ülkede! O halde O’nun sayesinde Allah dünyayı kurtarmaktadır. Biz açıkça dünyada ne kadar günahkarların, ne kadar Allah’a karşı itaatsiz insanların olduklarını görmekteyiz; günahlarımız çok büyük ve şehirlerimiz, ülkelerimiz cinsel sapıklıklarla Sodom’a çok benzemekte. Buna üzülüp cesaretimizi kaybetmeyelim: Allah’ın sevgisi daima hazır, İsa’da ve Kilise’sinde daima somuttur. Kilise, günahla etkilenmiş her kişiye kurtuluşu teminat etmek için İsa’yla birlikte haçını taşımaya devam etmektedir.

Elbette insan, İbrahim gibi Allah’a duayı sunmalıdır. Fakat insanın şimdi sunduğu dua, İbrahim’in birçok kere çıkarı ile hareket eden kendi aklı ve arzularıyla sunduğu dua değildir. Biz Baba’ya İsa’nın duasını, yüreğimize ve dudaklarımıza İsa’nın koyduğu duayı sunarız. Bu dua ile Baba’nın yüreğini değil, kendi yüreğimizi değiştirmeye çalışıyoruz!

İsa’nın öğrencileri, iyi birer Yahudi gibi dua etmeyi biliyorlardı. Fakat İsa’nın dua etme şeklini görerek O’nun duasının değişik olduğunu anladılar ve O’ndan dua etmeyi öğrenmek istediler. O zaman İsa, onlara Kendini Allah’ın önüne nasıl koyduğunu gösterdi. O; Kendini bir evlat gibi, babasının büyüklüğünü ve hikmetinden sevinen itaatkar bir evlat gibi göstererek dua ediyor.

İsa, Baba’nın arzuları ve istekleriyle, O’nun için önemli olanla ilgileniyor, Baba’nın her insan için ve tüm dünya için olan projesini benimsiyor.

O, Baba’dan ekmeği diliyor: Bizi tek bir yürek ve tek bir ruh kılan, içimize Kutsal Ruh’u getiren Efkaristiya ekmeğini diliyor.

Aynı zamanda, bizim kurtarılmaya ihtiyacımız olduğunu bilerek, bizim için affı da diliyor.

Ayrıca bizi daima tehdit eden ayartmaları reddedebilmemiz için, Baba’nın gücünü ve bizi korumasını da diliyor. En büyük denenmeler, kendi köşemize çekilmemiz, cemaatten uzaklaşmamız, Allah’a ve vekillerine itaatsizlik etmemizdir: O zamanlarda ayrılık egemen olmaktadır, bu durum da insanın ve Allah’ın düşmanı için çok faydalıdır. Allah bir Baba’dır, bizi seven ve yaşamımız için gerekli olanı vermeyi ret etmeyen, biz evlatlarına derin sevinç ve barış, hayat ve birlik kaynağı Kutsal Ruh’unu vermekten sakınmayan bir Baba’dır!

Sorelle Fraternità Gesù Risorto – Konya
miriam@cinquepani.it

Vatikan’ın Liberya’ya Büyükelçi Ataması

Mons. Walter Erbì

Papa Hazretleri, Vatikan’ın Ankara Büyükelçiği’nde Müsteşar olarak görev yapan Walter Erbì’yi Nepi Başepiskoposu ünvanı ile Başepiskoposluk mertebesine yükseltip Liberia Büyükelçisi olarak atamıştır.

Özgeçmişi

Ekselans Monsenyör Walter Erbì, İtalya’nın Torino şehrinde 8 Ocak 1968’de doğdu. 10 Mayıs 1992 tarihinde Iglesias Diosezi’nde pederlik resametini aldı. 

Kanonik Hukuk alanında tahsilini tamamladı.

1 Temmuz 2001’de Vatikan’ın diplomatik hizmetine girdi ve Filipinler’deki Vatikan Büyükelçiliği’nde, Vatikan Dış İşleri Genel Hizmetler Bölümü’nde, İtalya’daki Papalık Temsilcilik Birimlerinde, Amerika Birleşik Devletleri’nde ve Türkiye’de görev aldı.

İspanyolca, İngilizce ve Fransızca bilmektedir.