Dua Maratonu için seçilen yerlerden biri olan Efes Meryem Ana Kilisesi’ndeki Tespih Duası naklen izlenebilecek

Tespih Duası “Maratonu” için belirlenen 30 ibadet yerinden biri Efes’teki Meryem Ana Evi oldu.

Papa Francesko, pandeminin sona ermesi için, Meryem Ana’ya adanmış olan bu Mayıs ayının, İncil’de “Kilise hararetle Allah’a dua ediyordu” (Havarilerin İşleri 12, 5)  diye anlatıldığı gibi bir dua “maratonu”na adanmasını istedi.

Cemaate yapılan bu çağrı, Meryem Ana’nın aracılığıyla Peder’e tüm Kilise’den  aralıksız yükselen sürekli bir duayı amaçlamaktadır.

Bunun için Japonya’dan Bosna’ya, Nijerya’dan Arjantin’e, dünyanın dört bir yanında bulunan otuz temsili ibadet yeri arasında Türkiye’den de Efes’teki Meryem Ana Evi seçildi.

Bu dua döngüsü 1 Mayıs’ta Aziz Petrus Bazilikası’nda Papa Francis’in duasıyla başladı ve Papa bunu 31 Mayıs’ta Vatikan Bahçeleri’nden bitirecek.

19 Mayıs Çarşamba günü yapılacak tespih duası Efes’teki Meryem Ana Evi’nden canlı olarak yayınlanacak!

Tesbih duasıyla, Mayıs ayının her bir günü için, pandeminin en çok etkilediği farklı durumlardaki insanlar için belirlenen niyetlerle dua edilecek. Türkiye’de Efes Meryem Ana Evi’nden yayınlacak  dua, savaş halindeki halkları ve dünya barışı niyeti ile edilecek.  

Mayıs Ayı boyunca yapılacak olan Günlük Meryem Ana’ya yapılan Tespih Duası Vatikan Devle Televizyonu resmi kanalından Roma saati ile 18.00; Türkiye saati ile 19.00’da anlı olarak yayınlanmaktadır.

19 Mayıs tarihinde Efes Meryem Ana Evi’nde yapılacak Tespih Duası İzmir Başepsikoposluğu resmî YouTube kanalından naklen verilecek:

https://www.youtube.com/channel/UCXMIXfuHWAmBWApIiDxiNQw

MERYEM ANA’YA TESPİH DUASI

Papa, Vatikan Bazilikasında Tepih Duası Maratonunu açtı.

https://www.vaticannews.va/en.html

Papa Francesko Pandeminin sona ermesi için Cumartesi günü imanlıları Aziz Petrus Bazilikasından Kutsal Tespih Duasına çağırarak Dua Maratonunun açılışını yaptı.  

Papa Francesko Cumartesi yaptığı Meryem Ana’ya Tespih Duası’nda inananları, Kovid-19 küresel salgının sona ermesi için tesbih duası yaparak “Dua Maratonu”na katılmaya çağırdı.

Bu girişimin duyurulduğu basın bülteninde Yeni Müjdelemeyi Teşvik için Papalık Konseyi “Papa Hazretlerinin yürekten gelen dileğine yanıt olarak Mayıs ayı, bir yıldan uzun bir süredir dünyayı etkisi altına alan küresel salgının son bulması ve gerek iş yaşamı gerekse toplumsal faaliyetlerin tekrar eski haline dönebilmesi için bir dua ‘maratonu’na ithaf edilecektir.” Açıklamasını yaptı.

Yaralanmış bir dünya için

Papa Francesko  Cumartesi akşamı Vatikan Bazilikasına vardığınd a ellerinde mumlarıyla bşr grup genç insan tarafından karşılandı.  Etrafındaki gençlerle birlikte Papa, Madonna del Soccorso (Yardım Eden Meryem)’in eski bir resminin olduğu  Gregoryen Şapeline  ilerledi. Aslı Aziz Petrus Bazilikasında bulunan ve 16. Yüzyılda yapılan bu kopya, 2013 yılında, Papa Francesko’nun Papa olduğu ilk yılda restore edilmiştir.  

Papa böyle bir etkinliğin  “bu küresel salgınla yaralanan tüm dünya” için  olmasını amaçlıyor.  Papa Hazretleri “Meryem Ana’ya adanmış olan bu ayın başlangıcında, tüm dünyaya yayılış ibadethanelerde inananlar ve tüm iyi niyetki insanlarla duada birleşerek bu küresel salgın döneminde  şiddetle denenmekte olan tüm insan soyunu Kutsal Annemizin ellerine emanet ediyoruz.”

Bu ayın her gününde “virüsün etkilediği ve küresel salgının sonuçları yüzünden acı öeken herkesi Merhametli Anne Kutsal Bakire Meryem Ana’ya emanet edeceğiz” dedi.

Papa Hazretlerinin  giriş duasından sonra Tesbih Duası Roma’dan ve Laio bölgesinden gelen aileler ve çeşitli Yeni Müjdeleme Hareketlerinin genç temsilcileri tarafından yapıldı.  Tespih Duası ve Loretto Meryem Anasına yakarıdan sonra Papa Francesko, küresel salgında sevdiklerini kaybedenler, doktorlar, hemşireler ve sağlık çalışanları; hastalara refakat edenler, rahipler ve sosyal çalışanlar; bilim insanları ve dünya liderleri de dahil olmak üsere küresel salının etkilediği kişiler için özel bir dua etti.

Duasında “Herkesten çok seven Anne, hepimizi birleştiren bağın farkına vararak  tek bir büyük aileye mensup olduğumuzu anlamayı sağla, böylece kardeşlik ve dayanışma ruhu ile yoksulluk ve sefaletin farklı durumlarını yaşayanlara yardım edebilelim. İmanda ısrarlı, hizmette sebatkar ve duada ısrarlı olmamız için bizi yüreklendir.”  Dedi.

Ayinin sonunda Dua maratonunda yer alacak oklan Meryem Ana’ya mahsus otuz bir ibadet yerinegönderilecek özel Tespihleri takdis etti.

Bitmeyen Yakarma

Papalık Yeni Müjdelemeyi Teşvik Konseyi “dünyada Meryem Ana’ya ithaf edilmiş her kilise bölgede kullanılan yerel dilde ve o bölgeye özgü şekilde, küresel salgın boyunca askıya alınmıış olan  sosyal yaşamın, çalışma hayatının ve pek çok faaliyetin esk haline gelebilmesi için dua etmeye çağrıldı.  Bu ortak duayla Kutsal Bakire Meryem ana’nın şefatati için yalvararak Peder’e tüm Kilisedebn sürekli yükselen dünyanın meridyenleri arasına dağılmış  bitmeyen bir yakarma doğması amaçlanmaktadır” dedi. Matyıs Ayı boyunca her gün Meryem Ana’ya ithaf edilmiş farklı bir kiliseden yapılacak olan Tespih Duası Vatican Media tarafından, Roma saatine göre 18.00’de yayınlanacak. Günlük dua yayınını Vatican News wep portalinden, Facebook ve youtube kanallarından ya da tüm dünyada ortaklık yaptığımız radyo ya da televizyon kanallarından izleyebilirsiniz.

Her gün küresel salgından en çok etkilenen kişiler çeşitli kategorilerde özel niyetle dualarla  sunulacaktır. Meryem Ana Kiliselerinin listesi ve günlük niyetler Papalık Konseyinin websitesinden görülebilir. website 

PASKALYA DEVRESİ IV. PAZAR

Yuhanna 10, 11-18

Ben iyi çobanım. İyi çoban koyunları uğruna canını verir. Koyunların çobanı ve sahibi olmayan ücretli adam, kurdun geldiğini görünce koyunları bırakıp kaçar. Kurt da onları kapar ve dağıtır. Adam kaçar. Çünkü ücretlidir ve koyunlar için kaygı duymaz. Ben iyi çobanım. Benimkileri tanırım. Baba beni tanıdığı, ben de Baba’yı tanıdığım gibi, benimkiler de beni tanır. Ben koyunlarımın uğruna canımı veririm.

Bu ağıldan olmayan başka koyunlarım var. Onları da getirmeliyim. Benim sesimi işitecekler ve tek sürü, tek çoban olacak.

Canımı, tekrar geri almak üzere veririm. Bunun için Baba beni sever. Canımı kimse benden alamaz; ben onu kendiliğimden veririm. Onu vermeye de tekrar geri almaya da yetkim var. Bu buyruğu Babam’dan aldım.”

ERMENİ KATOLİK KİLİSESİNİN DEĞERLİ DİYAKONU HAGOP MİNASYAN’IN EŞİ BAYAN ZARTAR MİNASYAN YAKALANDIĞI COVİD-19 NEDENİYLE VEFAT ETTİ

Yazan: Buğra Poyraz

Türkiye’deki tüm kiliselere hizmet etmiş olan çok değerli bir ailenin
kıymetli annesi bugün aramızdan ayrıldı.

Ermeni Katolik Kilisemizin değerli Diyakonu Hagop Minasyan’ın sevgili eşi
Zartar Minasyan’ı kaybettik.

Kendisi birçok dini ve sivil kurumda uzun yıllar gönüllülük yaptı…
Herkese bir hizmet ve adanmışlık örneği bıraktı. Uzun seneler boyunca, yeri
geldi Hayata Sarıl Lokantası’nda gönüllü olarak yemek yaptı ve sokaktaki
muhtaçlara dağıttı, yeri geldi derneklerde ve özel derslerde Ermenice
öğretti. Birçok kuruma ve topluluğa dokundu. Hristiyan adanmışlığını bize
gösterdi, aynı zamanda bir din adamının eşi olmanın ne demek olduğunun da
dersini verdi.

Bu özelliklerin yanı sıra, Türkiye’deki Hristiyan toplumunun hafızasına
sahipti. Anlattıklarıyla öğrencilerini ve dostlarını dönüştürürdü.

Rab onu isim gününde yanında aldı.

Bayan Minasyan’ın cenazesi 30 Mart 2021 Salı günü saat 14:00’te Şişli
Ermeni Katolik Mezarlığı’nda olacaktır.

Eşi Diyakon Hagop Minasyan’a, kızı Narod Minasyan’a ve torunu Ara Can Noyan’a başsağlığı diliyoruz.

PAPA FRANCESKO HAZRETLERİNİN 2021 YILI ORUÇ DÖNEMİ MESAJI

KUTSAL PAPALIK MAKAMIPAPA FRANCESKO HAZRETLERİNİN 2021 YILI ORUÇ DEVRESİ MESAJI  

“Şimdi Yeruşalim’e gidiyoruz…” (Mt 20,18). Oruç Devresi: imanda, ümitte ve sevgide yenilenme zamanı.   Sevgili kardeşler, İsa, Peder’in isteğini yerine getirmek üzere çekeceği ıstıraplarını, ölümünü ve dirilişini anlatır ve görevinin derin anlamını onlara açıklar; onları dünyanın kurtuluşu için onunla birleşmeye çağırır. Bizi Paskalya kutlamalarına götüren Oruç dönemi yolunda ilerlerken, “kendisini ölüme, haç üzerinde ölüme dek alçaltacak denli itaat eden” (Fil. 2, 8)  Kişi’yi hatırlayalım. Bu Tanrı’ya dönüş zamanında, ümidin “diri suyunu” çekelim ve bizi Mesih’te kız ve erkek kardeşler haline dönüştüren Tanrı sevgisini, açık bir yürekle kabul edelim. Paskalya gecesinde, Kutsal Ruh’un işleri sayesinde yeni erkekler ve yeni kadınlar olarak doğmak üzere Vaftizimizin sırlarını yenileyeceğiz. Fakat zaten Oruç döneminde alınan bu yol, Mesih’i izlemek isteyenlerin duygularını, davranışlarını ve seçimlerini, her şeyi Diriliş’in ışığı altında canlandıran Hıristiyan yolculuğunun tamamına benzer. İsa’nın vaazlarında anlattığı şekilde oruç, dua, sadaka (bk. Mt. 6, 1 – 18) Tanrı’ya dönüşümüzün, tövbemizin koşulu ve ifadesidir. Yoksulluğun ve mahrum kalmanın (oruç), yaralı adama sevgi ile bakmak ve sevgi ile davranmanın (sadaka) ve Peder ile diyalogun (dua)  yolu, bizde gerçek bir imanın, yaşayan bir ümidin ve çalışkan bir sevginin vücut bulmasına izin verir.  

1.İman bizi Gerçeği kabul etmeye ve Tanrı’nın huzurunda ve tüm kardeşlerimizin karşısında onun tanıkları olmaya çağırır.

Bu Oruç Döneminde Mesih’te kendini gösteren Gerçeği kabul etmek ve yaşamak demek, öncelikle hepimizin, Kilise’den nesiller boyunca bize aktarılagelen Tanrı Sözü tarafından ulaşılabilir olmaya kendimizi elverişli hale getirmek demektir.  Bu Gerçek, seçilmiş, üstün ya da farklı birkaç akıla mahsus inşa edilmiş bir anlayış değil, biz henüz bilinçle onu tanımamışken, ilk önce bizi sevmiş olan Tanrı’nın yüceliğine açık olan yüreğin zekâsı sayesinde aldığımız ve kavrayabildiğimiz bir mesajdır. Bu Gerçek, insanlığımızın sonuna kadar – zorlu ama herkese açık – yol olduğunu varsayan, Yaşam’ın bütünlüğüne götüren Mesih’in kendisidir.  Bir mahrum kalma deneyimi olarak yaşanan oruç, bu deneyimi yüreklerinde sadelikle yaşayanları Tanrı’nın armağanlarını tekrar keşfetmeye ve yaratılmışlar olarak, Tanrı’nın benzeyişinde ve suretinde yaratıldığımızı ve Tanrı’da bütünlük kazanacağımız gerçeğini kavramaya götürür. 

Kabul edilmiş bir yoksulluğu tecrübe etmek olan oruç, yoksul ile yoksul olmayı sağlar ve sevgide kabul etmenin ve paylaşmanın zenginliğini  “biriktirir”. Bu şekilde anlaşılıp uygulanan oruç, Acquinolu Thomas’ın dediği gibi, sevgi karşısındakini kendisiyle bir tutup ona dikkatin yöneltme eylemi olduğu için, Tanrı’yı ve komşuyu sevmeye yardım eder. (Bk. Gng. Fratelli Tutti, 93). Oruç Dönemi, inanmak ya da Tanrı’yı hayatımıza kabul etmek ve bize “gelerek yaşaması”na imkân verme zamanıdır (Yu. 14, 23). Oruç tutmak varlığımızı dolduran ne varsa buna doğru ya da yanlış bilgi doygunluğu da dâhil olmak üzere tüketim ürünlerinden kendimizi özgür kılmak, böylece yüreğimizin kapılarını, her bakımdan yoksul olarak  “lütfun ve gerçeğin doluluğuna” kavuşturmak için gelen Kurtarıcı Tanrı’nın Oğlu’na açmak demektir.