İncil: Luka 5, 17-26
Bir gün İsa öğretiyordu. Celile’nin ve Yahudiye’nin bütün köylerinden ve Yeruşalim’den
gelen Ferisiler’le* Kutsal Yasa öğretmenleri O’nun çevresinde oturuyorlardı. İsa, Rab’bin
gücü sayesinde hastaları iyileştiriyordu. Kalabalıktan ötürü onu içeri sokacak yol
bulamayınca dama çıktılar, kiremitleri kaldırıp adamı yatakla birlikte orta yere, İsa’nın
önüne indirdiler. İsa onların imanını görünce, “Dostum, günahların bağışlandı” dedi.
Din bilginleriyle* Ferisiler, “Tanrı’ya küfreden bu adam kim? Tanrı’dan başka kim
günahları bağışlayabilir?” diye düşünmeye başladılar. Akıllarından geçenleri bilen İsa
onlara şöyle seslendi: “Aklınızdan neden böyle şeyler geçiriyorsunuz? Hangisi daha
kolay, ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa ‘Kalk, yürü’ demek mi? Ne var ki,
İnsanoğlu’nun* yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz
diye…” Sonra felçli adama, “Sana söylüyorum, kalk, yatağını toplayıp evine git!” dedi.
Adam onların gözü önünde hemen ayağa kalktı, üzerinde yattığı yatağı topladı ve
Tanrı’yı yücelterek evine gitti.
Herkesi bir şaşkınlık almıştı. Tanrı’yı yüceltiyor, büyük korku içinde, “Bugün şaşılacak
işler gördük!” diyorlardı.
Şule Rogenbuke
8 Aralık
Bakire Meryem Ana’nın Lekesiz Doğuşu
İncil: Matta 9, 35-10, 1. 6-8
İsa bütün kent ve köyleri dolaşarak havralarda öğretiyor, göksel egemenliğin Müjdesi’ni
duyuruyor, her hastalığı, her illeti iyileştiriyordu. Kalabalıkları görünce onlara acıdı. Çünkü
çobansız koyunlar gibi şaşkın ve perişandılar. O zaman İsa öğrencilerine, “Ürün bol, ama işçi
az” dedi, “Bu nedenle ürünün sahibi Rab’be yalvarın, ürününü kaldıracak işçiler göndersin.”
İsa on iki öğrencisini yanına çağırıp onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi. Böylece kötü
ruhları kovacak, her hastalığı, her illeti iyileştireceklerdi. Bunun yerine, İsrail halkının yitik
koyunlarına gidin. Gittiğiniz her yerde Göklerin Egemenliği’nin yaklaştığını duyurun.
Hastaları iyileştirin, ölüleri diriltin, cüzamlıları temiz kılın, cinleri kovun. Karşılıksız aldınız,
karşılıksız verin.
TÜRKİYE JÜBİLE 2025 KİLİSELERİ
Papa Franciskus’un yönergelerine göre yeryüzündeki her episkoposluk bölgesinin episkoposları tarafından belirlenen bu kiliseler, bir araya gelme ve buluşmak için özel yerler olarak belirlenmiş ve ümidi doğuran yerler olarak adlandırılmışlardır. Bu nedenle hacı olarak buraya varan ve gerekli koşulları sağlamış olan kişiler Roma şehrindeki kutsal mekanları ziyaret ediyormuşçasına buradan Jübile indüljansını alabilecekler. Türkiye için bu jübile Kiliseleri aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
Bekleyiş Devresi 1. Cumartesi
İncil: Matta 9, 35-10, 1. 6-8
İsa bütün kent ve köyleri dolaşarak havralarda öğretiyor, göksel egemenliğin Müjdesi’ni
duyuruyor, her hastalığı, her illeti iyileştiriyordu. Kalabalıkları görünce onlara acıdı. Çünkü
çobansız koyunlar gibi şaşkın ve perişandılar. O zaman İsa öğrencilerine, “Ürün bol, ama işçi
az” dedi, “Bu nedenle ürünün sahibi Rab’be yalvarın, ürününü kaldıracak işçiler göndersin.”
İsa on iki öğrencisini yanına çağırıp onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi. Böylece kötü
ruhları kovacak, her hastalığı, her illeti iyileştireceklerdi. Bunun yerine, İsrail halkının yitik
koyunlarına gidin. Gittiğiniz her yerde Göklerin Egemenliği’nin yaklaştığını duyurun.
Hastaları iyileştirin, ölüleri diriltin, cüzamlıları temiz kılın, cinleri kovun. Karşılıksız aldınız,
karşılıksız verin.
Bekelyiş Devresi 1. Cuma
İncil: Matta 9, 27-31
İsa oradan ayrılırken iki kör, “Ey Davut Oğlu, halimize acı!” diye feryat ederek O’nun
ardından gittiler. İsa eve girince körler yanına geldi. Onlara, “İstediğinizi yapabileceğime
inanıyor musunuz?” diye sordu. Körler, “İnanıyoruz, ya Rab!” dediler. Bunun üzerine İsa
körlerin gözlerine dokunarak, “İmanınıza göre olsun” dedi. Ve adamların gözleri açıldı
İsa, “Sakın kimse bunu bilmesin” diyerek onları sıkı sıkı uyardı. Onlar ise çıkıp İsa’yla ilgili
haberi bütün bölgeye yaydılar.
Bekleyiş Devresi 1. Perşembe
İncil: Matta 7, 21. 24-27
“Bana, ‘Ya Rab, ya Rab!’ diye seslenen herkes Göklerin Egemenliği’ne girmeyecek. Ancak
göklerdeki Babam’ın isteğini yerine getiren girecektir. “İşte bu sözlerimi duyup uygulayan
herkes, evini kaya üzerine kuran akıllı adama benzer. Yağmur yağar, seller basar, yeller eser,
eve saldırır; ama ev yıkılmaz. Çünkü kaya üzerine kurulmuştur. Bu sözlerimi duyup da
uygulamayan herkes, evini kum üzerine kuran budala adama benzer. Yağmur yağar, seller
basar, yeller eser, evi sarsar. Ev yıkılır; yıkılışı da korkunç olur.”
Bekleyiş Devresi I. Çarşamba
İncil: Matta 15, 29-37
İsa oradan ayrıldı, Celile Gölü’nün kıyısından geçerek dağa çıkıp oturdu. Yanına büyük bir
kalabalık geldi. Beraberlerinde kötürüm, kör, çolak, dilsiz ve daha birçok hasta getirdiler.
Hastaları O’nun ayaklarının dibine bıraktılar. O da onları iyileştirdi. Halk, dilsizlerin
konuştuğunu, çolakların iyileştiğini, körlerin gördüğünü, kötürümlerin yürüdüğünü görünce
şaştı ve İsrail’in Allah’ı’nı yüceltti. İsa öğrencilerini yanına çağırıp, “Halka acıyorum” dedi.
“Üç gündür yanımdalar, yiyecek hiçbir şeyleri yok. Onları aç aç evlerine göndermek
istemiyorum, yolda bayılabilirler.”
Öğrenciler kendisine, “Böyle ıssız bir yerde bu kadar kalabalığı doyuracak ekmeği nereden
bulalım?” dediler.
İsa, “Kaç ekmeğiniz var?” diye sordu.
“Yedi ekmekle birkaç küçük balığımız var” dediler.
Bunun üzerine İsa, halka yere oturmalarını buyurdu. Yedi ekmekle balıkları aldı, şükredip
bunları böldü, öğrencilerine verdi. Onlar da halka dağıttılar. Herkes yiyip doydu. Artakalan
parçalardan yedi küfe dolusu topladılar.