Kutsal Kitab’ın Okunması
24/07/2022 – OLAĞAN DEVRE – 17. Pazar Günü – C
İbrahim’in Allah ile diyaloğunu anlatan Yaratılış Kitabı’nın sayfası Kutsal Kitab’ın en güzellerinden biridir! İbrahim Allah ile konuşarak samimiyet ve cesaret gösterir, O’na merhametli teklifler de yapar: İbrahim bize çok benziyor, bizler de Allah’a tavsiyeler verebileceğimizi düşünürüz! Açıkça söylemesek de kendimizi Allah’tan daha iyi ve hikmetli sanırız! İbrahim de Allah’a tavsiyeler vermesi, yani Allah’a sevgisinin ve sabrının nereye kadar ulaşması gerektiğini söylemesi gerektiğini sanmakta idi.
Allah tavsiyeleri dinliyor, insani tavsiyeleri kabul ediyor, fakat İbrahim’in cömertliğini çok aşıyor. Hayret edici! İbrahim, ve onun gibi her insan, bir noktada duruyor, kendisinden teklif edilen daha büyük bir sabır ve merhametin olabileceğini düşünemiyor! Halbuki Allah insanı gerçek ve cömert bir şekilde seven olarak Kendini gösteriyor.
Allah on kişinin sadakati sayesinde tüm bir halkı affetmeye hazırdır, fakat bundan daha büyük, İbrahim’in o anda henüz anlayamadığı bir planı var. Bizler ise bu planı bilmekteyiz: Allah tek bir insanı, günahsız bir insanı yollayacak; bu insan hayatını sadece bir şehir için değil, tüm dünya için sunacaktır. Bu insan, Oğul’dur, İsa’dır: Bugün aziz Pavlus O’nun hakkında konuşmaktadır.
Dünyada doğru kimse yoktur, hepimiz günahkarız. İsa, bizim tüm günahlarımızı affetti: O’nu kabul eden herkes Allah’ın gözünde doğru olur. Bu yüzden O’nun sayesinde dünyada birçok doğru insan var, her şehirde ve her ülkede! O halde O’nun sayesinde Allah dünyayı kurtarmaktadır. Biz açıkça dünyada ne kadar günahkarların, ne kadar Allah’a karşı itaatsiz insanların olduklarını görmekteyiz; günahlarımız çok büyük ve şehirlerimiz, ülkelerimiz cinsel sapıklıklarla Sodom’a çok benzemekte. Buna üzülüp cesaretimizi kaybetmeyelim: Allah’ın sevgisi daima hazır, İsa’da ve Kilise’sinde daima somuttur. Kilise, günahla etkilenmiş her kişiye kurtuluşu teminat etmek için İsa’yla birlikte haçını taşımaya devam etmektedir.
Elbette insan, İbrahim gibi Allah’a duayı sunmalıdır. Fakat insanın şimdi sunduğu dua, İbrahim’in birçok kere çıkarı ile hareket eden kendi aklı ve arzularıyla sunduğu dua değildir. Biz Baba’ya İsa’nın duasını, yüreğimize ve dudaklarımıza İsa’nın koyduğu duayı sunarız. Bu dua ile Baba’nın yüreğini değil, kendi yüreğimizi değiştirmeye çalışıyoruz!
İsa’nın öğrencileri, iyi birer Yahudi gibi dua etmeyi biliyorlardı. Fakat İsa’nın dua etme şeklini görerek O’nun duasının değişik olduğunu anladılar ve O’ndan dua etmeyi öğrenmek istediler. O zaman İsa, onlara Kendini Allah’ın önüne nasıl koyduğunu gösterdi. O; Kendini bir evlat gibi, babasının büyüklüğünü ve hikmetinden sevinen itaatkar bir evlat gibi göstererek dua ediyor.
İsa, Baba’nın arzuları ve istekleriyle, O’nun için önemli olanla ilgileniyor, Baba’nın her insan için ve tüm dünya için olan projesini benimsiyor.
O, Baba’dan ekmeği diliyor: Bizi tek bir yürek ve tek bir ruh kılan, içimize Kutsal Ruh’u getiren Efkaristiya ekmeğini diliyor.
Aynı zamanda, bizim kurtarılmaya ihtiyacımız olduğunu bilerek, bizim için affı da diliyor.
Ayrıca bizi daima tehdit eden ayartmaları reddedebilmemiz için, Baba’nın gücünü ve bizi korumasını da diliyor. En büyük denenmeler, kendi köşemize çekilmemiz, cemaatten uzaklaşmamız, Allah’a ve vekillerine itaatsizlik etmemizdir: O zamanlarda ayrılık egemen olmaktadır, bu durum da insanın ve Allah’ın düşmanı için çok faydalıdır. Allah bir Baba’dır, bizi seven ve yaşamımız için gerekli olanı vermeyi ret etmeyen, biz evlatlarına derin sevinç ve barış, hayat ve birlik kaynağı Kutsal Ruh’unu vermekten sakınmayan bir Baba’dır!
Sorelle Fraternità Gesù Risorto – Konya
miriam@cinquepani.it