Kutsal Üçlü Birlik Görkemli Bayramı – B


Jan Polack (1450-1519), Gnadenstuhl / Trinity (An iconographical representation of the Trinity in which God the Father holds Christ the son, either on a cross or after the crucifixion, and the Holy Spirit appears near or on God's shoulder in the form of a dove)
Jan Polack (1450-1519), Gnadenstuhl / Trinity (An iconographical representation of the Trinity in which God the Father holds Christ the son, either on a cross or after the crucifixion, and the Holy Spirit appears near or on God’s shoulder in the form of a dove)

Solemnity of the Most Holy Trinity – B

Santissima Trinità – Solennità – B

Sainte Trinité – B


Meditasyon


Olağan Devre VII. Cumartesi

İncil: Markos 10, 13-16

Bu arada bazıları küçük çocukları İsa’nın yanına getiriyor, onlara dokunmasını istiyorlardı. Ne var ki, öğrenciler onları azarladılar. İsa bunu görünce kızdı. Öğrencilerine, “Bırakın, çocuklar bana gelsin” dedi. “Onlara engel olmayın! Çünkü Allah’ın Egemenliği böylelerinindir. Size doğrusunu söyleyeyim, Allah’ın Egemenliği’ni bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenliğe asla giremez.” Çocukları kucağına aldı, ellerini üzerlerine koyup onları kutsadı.

Olağan Devre VII. Perşembe

İncil: Markos 9, 41-50

Size doğrusunu söyleyeyim, Mesih’e ait olduğunuz için sizlere bir bardak su veren ödülsüz kalmayacaktır.”

“Kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse,  boynuna kocamanbir değirmen taşı geçirilip denize atılması kendisi için daha iyi olur. Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir. Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir. Eğer gözün günah işlemene neden olursa, onu çıkar at. Allah’ın Egemenliği’ne tek gözle girmen, iki gözle cehenneme atılmandan iyidir.

‘Oradakileri kemiren kurt ölmez,

Yakan ateş sönmez.’

Çünkü herkes ateşle tuzlanacaktır. Tuz yararlıdır. Ama tuz tuzluluğunu yitirirse, bir daha ona nasıl tat verebilirsiniz? İçinizde tuz olsun ve birbirinizle barış içinde yaşayın!”

Olağan Devre VII. Çarşamba

İncil: Markos, 9, 38-40

Yuhanna O’na, “Öğretmenim” dedi, “Senin adınla cin kovan birini gördük, ama bizi izleyenlerden olmadığı için ona engel olmaya çalıştık.”

“Ona engel olmayın!” dedi İsa. “Çünkü benim adımla mucize yapıp da ardından beni kötüleyecek kimse yoktur. Bize karşı olmayan, bizden yanadır.”

Olağan Devre VII. Cuma

İncil: Markos 10, 1-12

İsa oradan ayrılıp Yahudiye’nin Şeria Irmağı’nın karşı yakasındaki topraklarına geçti. Çevresinde yine kalabalıklar toplanmıştı; her zamanki gibi onlara öğretiyordu. Yanına gelen bazı Ferisiler O’nu denemek amacıyla, “Bir erkeğin, karısını boşaması Kutsal Yasa’ya uygun mudur?” diye sordular. İsa karşılık olarak, “Musa size ne buyurdu?” dedi.

Onlar, “Musa, erkeğin bir boşanma belgesi yazarak karısını boşamasına izin vermiştir” dediler. İsa onlara, “İnatçı olduğunuz için Musa bu buyruğu yazdı” dedi.

“Allah, yaratılışın başlangıcından ‘İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı.’ O halde Allah’ın birleştirdiğini insan ayırmasın.”

Öğrencileri evde O’na yine bu konuyla ilgili bazı sorular sordular. İsa onlara, “Karısını boşayıp başkasıyla evlenen, karısına karşı zina etmiş olur” dedi. “Kocasını boşayıp başkasıyla evlenen kadın da zina etmiş olur.”

Olağan Devre VII. Salı

İncil: Markos 9, 30-37

Oradan ayrılmış, Celile bölgesinden geçiyorlardı. İsa hiç kimsenin bunu bilmesini istemiyordu. Öğrencilerine öğretirken şöyle diyordu: “İnsanoğlu, insanların eline

teslim edilecek ve öldürülecek, ama öldürüldükten üç gün sonra dirilecek.”

Onlar bu sözleri anlamıyor, İsa’ya soru sormaktan da korkuyorlardı. Kefarnahum’a vardılar. Eve girdikten sonra İsa onlara, “Yolda neyi tartışıyordunuz?” diye sordu.

Hiç birinden ses çıkmadı. Çünkü yolda aralarında kimin en büyük olduğunu tartışmışlardı.

İsa oturup Onikiler’i yanına çağırdı. Onlara şöyle dedi: “Birinci olmak isteyen en sonuncu olsun, herkesin hizmetkârı olsun.”

Küçük bir çocuğu alıp orta yere dikti, sonra onu kucağına alarak onlara şöyle dedi: “Böyle bir çocuğu benim adım uğruna kabul eden, beni kabul etmiş olur. Beni kabul eden de beni değil, beni göndereni kabul etmiş olur.”

Olağan Devre VII. Pazartesi

İncil: Markos, 7, 14-29

Yeruşalim’den gelen din bilginleri ise, “Baalzevul O’nun içine girmiş” ve “Cinleri, cinlerin önderinin gücüyle kovuyor” diyorlardı.

Bunun üzerine İsa din bilginlerini yanına çağırıp onlara benzetmelerle seslendi. “Şeytan, Şeytan’ı nasıl kovabilir?” dedi.

“Bir ülke kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz. Bir ev kendi içinde bölünmüşse, ayakta kalamaz. Şeytan da kendine karşı gelip kendi içinde bölünmüşse, artık ayakta kalamaz; sonu gelmiş demektir. Hiç kimse güçlü adamın evine girip malını çalamaz. Ancak onu bağladıktan sonra evini soyabilir. Size doğrusunu söyleyeyim, insanların işlediği her günah, ettiği her küfür bağışlanacak, ama Kutsal Ruh’a küfreden asla bağışlanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah işlemiş olur.” İsa bu sözleri, “O’nda kötü ruh var” dedikleri için söyledi.

Pentekost Bayramı

RESPONSORİUM                                                                      Gal. 4, 6; 3, 26; 2. Tim. 1, 7

¥ Mesih İsa’ya iman ettiğiniz için hepiniz Allah’ın oğullarısınız. * Oğullar olduğunuz için Allah öz Oğlu’nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruh’unu yüreklerinize gönderdi.

¶ Çünkü Allah bize korkaklık ruhu değil, güç, sevgi ve özdenetim ruhu vermiştir.

¥ Oğullar olduğunuz için Allah öz Oğlu’nun “Abba! Baba!” diye seslenen Ruh’unu yüreklerinize gönderdi.

Paskalya Devresi VII. Cumartesi

RESPONSORİUM                                                                                  Ha. İş. 15, 8-9; 11, 18

¥ İnsanın yüreğini bilen Allah, Kutsal Ruh’u tıpkı bize verdiği gibi onlara da vermekle, onları kabul ettiğini gösterdi iman etmeleri üzerine yüreklerini arındırdı. *Onlarla bizim aramızda hiçbir ayrım yapmadı.

¶ Demek ki Allah, tövbe etme ve yaşama kavuşma fırsatını öteki uluslara da vermiştir.

¥ Onlarla bizim aramızda hiçbir ayrım yapmadı.

Pentekost Bayramı – B

Litürji

Kutsal Kitab’ın Okunması

19/05/2024 – PENTEKOST BAYRAMI – B –

1.Okuma Hav. 2,1-11 Mezmur 103 2.Okuma Gal. 5,16-25 İncil Yh. 15,26-27; 16,12-15

Gel Kutsal Ruh, gel, göklerden bize ışığını yolla! Bugün tüm Kilise ile beraber işte böyle dua ederiz. Kutsal Ruh’un üzerimize döküldüğünü biliyoruz, ancak gelişini istemeye devam etmekteyiz. Çünkü süzgeç gibi olduğumuzu biliyoruz, aldığımız hediyeleri içimizde tutabilme kabiliyetimiz yok! Biz halen ve daima günahkarız, bu sebepten Allah’ın Ruhu çoğu kez yüreğimizde, bedenimizde kalmamaktadır.

JESUS MAFA. Pentecost, from Art in the Christian Tradition, a project of the Vanderbilt Divinity Library, Nashville, TN. (Pentecost – Acts 2:1-4)

Egoizmimiz ve günahımız Kutsal Ruh’u üzmektedir, çünkü yaşamımızda Allah’ın kutsallığını yansıtmasını engelliyor. Bu sebepten de O’na şunu sormaya devam etmekteyiz: Gel, gel, bizi iyileştir, yıka, temizle, doğru yolda ilerlememizi sağla, yüreğimizi ısıt, yüzeysel ve dünyasal ruhlarımızın yerini al! 

Aziz Pavlus, Galatyalılara mektubunda seçici olmamız yönünde açıkça bizi eğitmektedir, Allah’ın Ruh’unu irademizle kabul etmemizi ve bizleri O’ndan uzak tutan her şeyi kararlıkla ret etmemizi tavsiye etmektedir. Pavlus, bedensel arzuların Ruh’u engellediğini söylemekte. Çünkü bunlar, hırs, oburluk, cinsellik, güç içgüdülerini tatmin etmeye götürmektedirler ve bunlar, sevgiyi yani Allah’ın varlığını ve eylemini engeller. Saf ve karşılık beklemeyen sevgi olan Allah’ın gerçeğini, sadece Kutsal Ruh gösterir ve iletir. 

Nitekim Ruh’un içimizde olması “sevgi, sevinç, barış, uyum, iyilik, sadakat, uysallık ve kendine hakim olmayı” sağlar. Bu meyvelerden hiç biri insana zarar vermez, tersine onun büyümesini, zenginleşmesini ve diğer insanlarla birlik içerisinde yaşayıp tüm halkları kabul edebilen bina olan Kilise’yi inşa etmeye hazırla. 

Gel, Kutsal Ruh! Her gün bizde dünya bazı zaferler kazanır, her gün egoizmimiz, arzularımızdan ve sözlerimizden çıkageliyor. Bu sebepten Rab’bin Ruh’unu çağırmaya devam edelim. İsa bize O’nu söz verdi ve O’nu yollayacaktır. 

Ruh Baba’dan gelir, o halde sevgidir ve İsa bize O’nu Paraklitos (yani ‘Yanına Çağırılan’) ve Gerçek Ruhu olarak göndermektedir. O, Paraklitos olarak, her zayıflık durumumuzda bize yardımcı olacaktır. Baba’nın evlatları ve İsa’nın öğrencileri olarak yaşayabilmemiz için kuvvete, teselliye, tavsiyeye, teşvik edilmeye, korunmaya, desteğe ihtiyacımız var. Kutsal Ruh, Paraklitos’tur, yani yolculuğumuzda bize dostluk eder, zayıf ve yersiz kaldığımız her durumda bize destek olmaya ve yardım etmeye çağrılmaktadır. O, aynı zamanda Gerçek Ruh’udur, bu sebepten davranışımızı ve var olmamızı, göklerde Oturan’ın, bu yüzden de saklı Olan’ın, herkes tarafından görülemeyenin, göstergesi kılar. Gerçekten de Kutsal Ruh içimizde ve bizim sayemizde sevgi eylemleri, sevgi veren davranışlar, Baba’nın sevgisini canlı ve aktüel kılan sözler gerçekleştirmektedir. 

İsa öğrencilerine birçok şey söyleyip tüm söylediklerini akıllarında tutmalarını isterdi. Fakat onlar Allah’ın isteğinin gizemini, kendi merkezinde haç tutan o gizemi anlamaya ve kabullenmeye hala hazır değiller. Bu sebepten İsa, gerektiğinde hatırlatma ve yüreklerini eğitme görevini Ruh’a emanet etmektedir. O bizleri “gerçeğe yöneltecektir” ve tüm işittiklerini söyleyecek”, “benden alıp size müjdeleyecektir”. İsa gözü arkada kalmadan, huzur içinde gidebilir, çünkü O’na ait olanlar tam eğitilmiş ve emin olmasalar da Ruh gelecek ve tarihin değişik ve zor zamanlarında onlara destek olacaktır. 

Biz bugün Kutsal Ruh’un Kilise’nin yaşamındaki varlığından emin olabiliriz. Tarihine bir göz atmamız yeterlidir. En zor çağlarda, içsel sebeplerden bile ya da yetkili üyelerinin günahlarından veya bölünmelerden, anlaşmazlık ve şiddettin varlığından dolayı, Kilise çökecekmiş gibi gözüken zamanlarda, özellikle o zamanlarda kutsallık ve yeni İncil yaşamı yeşeriyordu. 

Kilise’nin tarihi, evet, insanın günahı ile örülü bir tarihtir, fakat özellikle yeni kişilerin, Allah’ın varlığını ve İsa’nın tatlığını gösteren hareketler ve eylemlerle dolu bir tarihtir. Allah’ın Ruh’u Kilise’ye yön vermeye devam etmektedir, ona her halktan Allah’ın evlatları çağrılmaya devam etmektedir, yüreklerde ve yeni faaliyetlerde Baba’nın kutsallığını ve merhametini göstermeye devam etmektedir.

Kutsal Ruh’un Havarilerin üzerine inmesiyle tüm dünyada bir değişim meydana geldi. Aziz Luka herkesin Allah’ın eylemlerinin anlatımını kendi dilinde duyduklarını söyleyerek bunu belirtmektedir. İlk sonuç hayrettir, ama hayret dinlemeye dönüşür, sonra da karara. Allah’ın büyük eylemleri İsa’nın ölümü ve dirilişi ile doruk noktasına varır: Kim bu haberi duyuyorsa, Kutsal Ruh tarafından Allah’ın Oğlu ile birleşmeye teşvik ediliyor, böylece O’nun sevgisine doyar ve O’nunla birlikte tüm dünyayı sever.

Gel, Kutsal Ruh!

Sorelle Fraternità Gesù Risorto – Konya
miriam@cinquepani.it